Tayland turumu bitirdikten sonra Sadao sınır kapısından Malezya'ya geçtim, geçişte en küçük bir sorun yaşamadım, form doldurmamı istemediler, fotoğraf da istemediler ve kaç günlük vize istediğimi bile sormadan 90 günlük vize damgasını vurdular ve Malezya'ya giriş yaptım. Daha önce kara sınır kapısından bir ülkeye girdiğimde karşılaştığım manzara sim kart satıcıları, taksiler veya benzeri taşıma araçları, döviz büroları ve tabii turisteri yolmak isteyen kurnazlar tayfası ama Malezya'da bunların hiç biri yoktu. Sınırdan geçer geçmez yemyeşil bie bitki örtüsü ve tertemiz caddelerle karşılaşınca çok şaşırmıştım. Pasaport polisi nerede kalacaksın diye sorar belki düşüncesiyle Bukat Kayu Hitam şehrinde bir otelden rezervasyon yapmıştım, hemen gidip otelimi buldum ve yerleştim. Bölge ülkelerinde bazı oteller oetele girişte kayıt yaparken depozit adı altında para istiyorlar, otelden ayrılırken de parayı geri veriyorlar, otelin konaklama ücretini ödedim, bu depozit neden diye sorunca cevap veremiyorlar ama benim anladığım kadarıyla hırsızlık vakalarına karşı bir önlem bu. Bu paraya hep itiraz ettim ya da nakit param yok isterseniz kredi kartı ile ödeyebilirim ancak deyince depozitten vazgeçti pek çok otel görevlisi. Sadeece iki ya da üç defa depozit verdim, nedeni de o anda görevliyle tartışma yaşamak istememdendi. Sadece bir otelde depoziti almadan bana oda anahtarını vermediler, ben de parayı vermeyi reddettim, otel ücretini ödemiş olmama rağmen otelde konaklayamadım, başka bir otelden rezervasyon yapıp yeni rezervasyon yaptığım otelde kaldım. İlk otele ödediğim ücreti ise kredi kartını aldığım bankanın internet sitesinden "harcama itiraz" formu doldurarak geri istedim. Her iki otelde de yapmış olduğum aynı tarihli dekontları delil olarak sundum, henüz sonuçlanmadı ama parayı geri alabileceğimi sanıyorum.
Penang adasında bir kaç gün kaldım, güzel bir yer, daha sonra bir Cumartesi günü adadan ayrılarak Kelantan bölgesine doğru yola çıktım. Yaklaşık 100 km yol yapmıştım ki aniden acı bir fren sesi duydum, kendimi bir anda havada ve yerde buldum, arkadan gelen bir otomobil bana çarpmıştı, üstelik tenha bir yoldu. Bana çarpan araçtan inen iki kişi beni yerden kaldırmaya ve olayı basit bir kaza haline getirmeye çalıştılar, bende kırık çıkık, kanama vs gibi şeyler yoktu ama basit bir kaza da değildi. Yoldan geçen bazı araçlar durdular, ben onlara "Lütfen polis çağırır mısınız" dedim, bir kaç kişi telefon ettiler. Ambülans bir saat ssonra geldi, polis iki saat sonra geldi, ben polislerin tutanak tutmalarını beklerken benim yerde yatan bisikletimi araçlarına attılar, beni de ambülansa bindirip hastaneye gönderdiler. Hastaneye gidince ambülanstaki sağlık görevlisi hastane masraflarını ödemek için paramın olup olmadığını sordu, "Bir araç bana arkadan çarptı, hastane masraflarını ben mi ödeyeceğim" diye sorunca evet dedi. Bunun üzerine ben "Herhangi bir müdahale istemiyorum" dedim ve hastaneden ayrılmak istedim, sağlık görevlisi "Bir dakika, size bir belge imzalatmam lazım" deyip beni beklmeye aldı ve başkalarıyla ilgilenmeye başladı, meğerse o sırada polis çağırmış, çok kısa bir süre sonra bir polis aracı geldi, araçtan çıkan izbandut gibi bir polis çok sert bir şekilde "Pasaport" dedi, ben 12 Eylül 1980 öncesi dönemi yaşamış bir insan olarak bunun korkutma amaçlı yapıldığını hemen anladım. Polis pasaportumu açarak Tayland vizesini gösterdi ve "Bu ne" diye sordu, ben "Tayland vizesi" dedim, sonra internetten bir gazete küpürü buldu ve bana gösterdi, otoyolda bisiklet sürmenin cezası 12 ay hapismiş, ama benim bisiklet sürdüğüm yol otoyol değildi, "Şaka yapıyorsunuz sanırım" dedim ve "Pazartesi günü Malezya Türk Büyükelçiliğini arayarak yardım isteyeceğim" deyince o afralı tafralı polisin afrası da tafrası da sona erdi. Beni polis merkezine götürdüler, orada da tutanak tutulmadı, Malezya polisi alenî bir şekilde kendi vatandaşını kolladı. Böyle adaletsizlik olmaz. Sonunda bana arkadan çarpan kişi bisikletin iki tekerini değiştirme masrafını ödedi ama yasal bir işlem yapılmadı.
Aradan üç gün geçti, yine yolda iken bir yerde durup yemek yedim, yürüyerek yan yol diyebileceğimiz yerden çıkıp ana yola geçmek üzereyken bir kamyonet bisikletimin arka tekerinin üzerinden geçti. Tabii ki arka teker kırıldı. Ben tekrar polis çağrılması için etraftaki insanlara ricada bulundum. Polis geldi ama yine kendi vatandaşını korudu ve hiç bir işlem yapılmadı.
Malezya'da adalet yok arkadaşlar, eğer bir Malezya vatandaşı ile sorun yaşarsanız polis alenî bir şekilde Malezya vatandaşının tarafını tutuyor.
Malezya, bisiklet kültürünün olmadığı bir ülke, yolların büyük bölümünde emniyet şeridi yok. Ayrıca görülecek çok fazla da bir şey yok. Gitmezseniz bir şey kaçırmış olmazsınız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder