29 Ekim 2023 Pazar

Bali adası, bisiklet günlükleri, bisikletle dünya turu

Malezya'dan aldığım üç aylık vizeyi süreyi doldurmadan Malezya'dan ayrıldım, güneydeki Johor Bahru şehrinden uçağa bindim ve Endonezya'nın Bali adasının Denpasar şehrine indim. İndiğimde hava kararmıştı, güvenlik görevlilerine bisikleti burada monte edebilir miyim diye sordum, beni şeflerine yönlendirdiler, şef de telsizle bir yerlerle görüştükten sonra hava alanının içinde bana bir yer gösterdiler ve orada bisikletimi monte edip yürüyebilir hâle getirdim. Vakit oldukça geç olmuştu, güvenlik şefine hava karardıktan sonra trafikte bisiklet sürmenin tehlikeli olduğunu, geceyi burada geçirip geçiremiyeceğimi sordum, görevli Bali'de gece bisiklet sürmenin hiç bir tehlikesinin olmadığını söyledi ama isterseniz üçüncü katta rest area (dinlenme alanı) var orada kalabilirsiniz dedi ve beni o kata çıkan özel bir asansöre götürdü, üçüncü kata çıktım, büyükçe bir alan ve yaklaşık yirmi kadar kampet var, kampetlerde yatan bir kaç kişi vardı, ben de bir kampet seçip yattım ve geceyi orada geçirdim.

Ertesi sabah havalanından ayrılıp şehri gezmeye başladım. Denpasar merkezde turistlerin yoğun olduğu bölgede daracık sokaklar ve o daracık sokaklarda deyim yerindeyse otomobillere ve motosikletlere canbazlık yaptıran sürücüler gördüm. Bir süre sonra internetten bir otel rezervasyonu yaparak otelime yerleştim.

 Bali güzel bir yer, turistler için görülecek çok şey var. Bölgede Hindu kültürü baskın, her yerde Hindu tapınakları var, ben orada olduğumda Hindulerın dini bayramlarıymış her yerde törenler, törenler, törenler, özel kıyafetleri içinde Hindular bayramlarını kutluyorlardı.

 Özellikle Seminyak bölgesi tursitler için bir çekim odağı, Seminya'da bir Türk lokantası da var, ben iki defa gittim, çalışanların hepsi yerli insanlar, hiç Türk görmedim ama bir defasında Lahmacun yeyip ayran içtim, ayran da lahmacun da gayet güzeldi.

Maymun Ormanı görülmeye değer bir başka yer, ormana giriş ücretli (Tuhaf), ormanda bol miktarda maymun yaşıyor, bol bol fotoğraf çekebileceğiniz bir yer.

Tirta Embul tapınağı da görülmeye değer yerler arasında, tapınağa giriş de ücretli. Tabii ki tüm Bali'de olduğu gibi burada da çok sayıda tapınak var.

Campuhan Ridge Walk adında bir yer var, ben bisiklet ile girdim, pirinç tarlalarının içinden geçen yaklaşık 1 metre genişliğinde beton bir yol, ben sonuna kadar gittim, sonunda güzel bir yer göreceğim zannettim ama herhangi bir şey görmedim. Pirinç tarlaları da öyle çok katlı tarlalar değildi, yani çok sıradandı.

Satria Gatotkaca Statue Bali
Satria Gatotkaca Statue, Bali, mu muhteşem sanat eseri Denpasar Havaalanına çok yakın bir kavşakta yer almakta.

Denpasar civarı daha çok sörf yapmak isteyen turisler tarafından ziyaret ediliyor, zaten havaalanında sörf tahtalaıyla seyahat eden pek çok turist görebilirsiniz. Bali adasının kuzey kısmı ise çok fazla rüzgarlı değil, dolayısıyla bu bölgede sörfçüler pek yok, deniz çok sakin, tam yüzülecek gibi.

Bali anlatmakla birmez, turistler için çok fazla görülecek yer var. Eğer Endonezya'ya yolunuz düşerse Bali Adasını mutlaka görün derim.

27 Ekim 2023 Cuma

Bisiklet uçakta nasıl taşınır

 Bisiklet ile uzun tur yapanlar zaman zaman uçakla seyahat etmek zorunda kalırlar. Bunun pek çok kişisel nedeni olabilir ancak arada deniz olan bir rotada iseniz uçak, gemi vs gibi ulaşım araçlarını kullanmak kaçınılmaz oluyor.  Ben uzun tura çıkmadan önce Facebook bisiklet gruplarında "Bisiklet uçakta nasıl taşınır" sorusunu sordum, bir kaç cevap da geldi, bu cevaplardan bir tanesi bulunduğunuz yerdeki bisikletçileri tespit edip onlardan bisiklet kutu temin edin şeklinde idi, bu yorumun altına bir başkası "Buzdolabı kolisi de olur" yazmıştı. Bisiklet kutusu veya buzdolabı kolisi bulabilmek her zaman mümkün olmayabilir. Ben uzun turumdaki ilk ülke olan Gürcistan'ın Tiflis şehrinde sadece bir bisikletçide bisiklet kolisi bulabildim, sahibi de kurnaz biri çıktı ve benden çok ciddi bir para istedi, yahu bisiklet kutusu denilen şey bisiklet fabrikadan çıkıp perakende satıcıya gelene kadar bisikleti koruyan, açıldıktan sonra ise çöp olan bir şey, Türkiye'de bir kaç bisikletçiye sormuştum tura çıkmadan önce "Eğer ihtiytaç olursa bisiklet kutusu sizden alabilir miyim diye, sorduklarımın hepsi de önceden haber verirseniz sizin için ayırırz demişlerdi, borcum ne kadar olur diye sorunca da ne borcu yahu, çöpe atıyoruz zaten demişlerdi. Tabii ben o kurnaz bisikletçiye o parayı vermedim. İnternetten araştırdım ve Trabzon'da bir bisikletçi buldum, telefon edip bisiklet kutusunun olduğunu öğrendim ve otobüse atladığım gibi Trabzon'a gidip bisikletçiden kutuyu aldım ve bisikletimi kutuya koydum, sonra da İstanbul aktarmalı olarak Bangkok'a uçtum.

 Yaklaşık altı aydır bisiklet ile geziyorum, Güneydoğu Asya ülkelerindeyim, Endonezya adalardan oluşan bir ülke olduğu için bir kaç defa uçakla seyahat etmek zorunda kaldım. İnsan çaresiz kalınca mecburen yeni yollar bulmak zorunda kalıyor. Benim için de öyle oldu. Ben küçük kolileri koli bandıyla birleştirip büyük koli haline getirdim ve bisikletimi kendi oluşturduğum koli ile ambalaj yaptım. Önce küçük kolileri bantlayarak bisikletten biraz daha büyük iki koli oluşturdum, daha sonra tekerlerin jant telleri zarar görmesin diye bisikletin gövdesi ile tekerlerin arasına koymak için iki teker büyüklüğünde bir başka katman daha oluşturdum (Aşağıda fotoğraflarda çok net bir şekilde görebilirsiniz.) Toplam üç katmandan oluşan kolileri koli bandıyla sıkıca sarıp sarmaladım, harika bir bisiklet paketi yaptım. Üstelik bisiklet kutusundan daha küçük ve daha hafif bir paket oldu. Benim bisikletimin ağırlığı 14.5 Kg, bisiklet kutusuna koyunca 22 Kg oluyordu, bu şekilde yaptığım paket ise 16.5 - 17 Kg civarında oldu. Bagajlı bir şekilde uçak yolculuğu yapanlar bazen bir kaç kilonun bile ne kadar önemli olduğunu bilirler.

Bisikleti bu şekilde uçakla taşımak isteyenler için kullanım kılavuzu:

Tekerleri çıkartın
Tekerleklerin havasını alın
Padalelleri sökün
Mümkünse gidonu sökün, yoksa çevirin (bisiklet gövdesi ile aynı doğrultuda olsun)

Bisiklet uçakta nasıl taşınır
Normal bisiklet kutusu ile paketlenmiş bisiklet, Tranbzon'dan aldığım bisiklet kutusu buydu, bu şekilde İstanbul aktarmalı olarak Bangkok'a uçtum.
Bisiklet uçakta nasıl taşınır

Aqua Endonezya'nın en tanınmış ve en çok tüketilen su markası, küçük zincir marketlerden birer ikişer topladım bu küçük kolileri.


Bisiklet uçakta nasıl taşınır
En son topladığım koliler bu kadar oldu.

Bisiklet uçakta nasıl taşınır
Küçük parçaları birleştirerek büyükçe bir parça oluşturdum.
Bisiklet uçakta nasıl taşınır

Bisiklet uçakta nasıl taşınır
Bisikletimi kolinin üzerine yatırdım.

Bisiklet uçakta nasıl taşınır
Tekerlerin jant telleri zarar görmesin diye bisikletin ana gövdesi ile tekerlekler arasına bir kat karton/koli koydum

Bisiklet uçakta nasıl taşınır
Tekerlekleri de (havası inmiş olacak) bisikletin üzerine koydum. Bir sonraki aşama en alttaki koli büyüklüğündeki diğer koliyi bunların üstüne koymak ve koli bandıyla sıkıca sarmak, hepsi bu. Hem daha kolay hem de ağırlık ve büyüklük açısından daha uygun.

Bisiklet uçakta nasıl taşınır

Bisiklet uçakta nasıl taşınır



6 Ekim 2023 Cuma

Malezya, Bisiklet günlükleri

 Tayland turumu bitirdikten sonra Sadao sınır kapısından Malezya'ya geçtim, geçişte en küçük bir sorun yaşamadım, form doldurmamı istemediler, fotoğraf da istemediler ve kaç günlük vize istediğimi bile sormadan 90 günlük vize damgasını vurdular ve Malezya'ya giriş yaptım. Daha önce kara sınır kapısından bir ülkeye girdiğimde karşılaştığım manzara sim kart satıcıları, taksiler veya benzeri taşıma araçları, döviz büroları ve tabii turisteri yolmak isteyen kurnazlar tayfası ama Malezya'da bunların hiç biri yoktu. Sınırdan geçer geçmez yemyeşil bie bitki örtüsü ve tertemiz caddelerle karşılaşınca çok şaşırmıştım. Pasaport polisi nerede kalacaksın diye sorar belki düşüncesiyle Bukat Kayu Hitam şehrinde bir otelden rezervasyon yapmıştım, hemen gidip otelimi buldum ve yerleştim. Bölge ülkelerinde bazı oteller oetele girişte kayıt yaparken depozit adı altında para istiyorlar, otelden ayrılırken de parayı geri veriyorlar, otelin konaklama ücretini ödedim, bu depozit neden diye sorunca cevap veremiyorlar ama benim anladığım kadarıyla hırsızlık vakalarına karşı bir önlem bu. Bu paraya hep itiraz ettim ya da nakit param yok isterseniz kredi kartı ile ödeyebilirim ancak deyince depozitten vazgeçti pek çok otel görevlisi. Sadeece iki ya da üç defa depozit verdim, nedeni de o anda görevliyle tartışma yaşamak istememdendi. Sadece bir otelde depoziti almadan bana oda anahtarını vermediler, ben de parayı vermeyi reddettim, otel ücretini ödemiş olmama rağmen otelde konaklayamadım, başka bir otelden rezervasyon yapıp yeni rezervasyon yaptığım otelde kaldım. İlk otele ödediğim ücreti ise kredi kartını aldığım bankanın internet sitesinden "harcama itiraz" formu doldurarak geri istedim. Her iki otelde de yapmış olduğum aynı tarihli dekontları delil olarak sundum, henüz sonuçlanmadı ama parayı geri alabileceğimi sanıyorum.

 Penang adasında bir kaç gün kaldım, güzel bir yer, daha sonra bir Cumartesi günü adadan ayrılarak Kelantan bölgesine doğru yola çıktım. Yaklaşık 100 km yol yapmıştım ki aniden acı bir fren sesi duydum, kendimi bir anda havada ve yerde buldum, arkadan gelen bir otomobil bana çarpmıştı, üstelik tenha bir yoldu. Bana çarpan araçtan inen iki kişi beni yerden kaldırmaya ve olayı basit bir kaza haline getirmeye çalıştılar, bende kırık çıkık, kanama vs gibi şeyler yoktu ama basit bir kaza da değildi. Yoldan geçen bazı araçlar durdular, ben onlara "Lütfen polis çağırır mısınız" dedim, bir kaç kişi telefon ettiler. Ambülans bir saat ssonra geldi, polis iki saat sonra geldi, ben polislerin tutanak tutmalarını beklerken benim yerde yatan bisikletimi araçlarına attılar, beni de ambülansa bindirip hastaneye gönderdiler. Hastaneye gidince ambülanstaki sağlık görevlisi hastane masraflarını ödemek için paramın olup olmadığını sordu, "Bir araç bana arkadan çarptı, hastane masraflarını ben mi ödeyeceğim" diye sorunca evet dedi. Bunun üzerine ben "Herhangi bir müdahale istemiyorum" dedim ve hastaneden ayrılmak istedim, sağlık görevlisi "Bir dakika, size bir belge imzalatmam lazım" deyip beni beklmeye aldı ve başkalarıyla ilgilenmeye başladı, meğerse o sırada polis çağırmış, çok kısa bir süre sonra bir polis aracı geldi, araçtan çıkan izbandut gibi bir polis çok sert bir şekilde "Pasaport" dedi, ben 12 Eylül 1980 öncesi dönemi yaşamış bir insan olarak bunun korkutma amaçlı yapıldığını hemen anladım. Polis pasaportumu açarak Tayland vizesini gösterdi ve "Bu ne" diye sordu, ben "Tayland vizesi" dedim, sonra internetten bir  gazete küpürü buldu ve bana gösterdi, otoyolda bisiklet sürmenin cezası 12 ay hapismiş, ama benim bisiklet sürdüğüm yol otoyol değildi, "Şaka yapıyorsunuz sanırım" dedim ve "Pazartesi günü Malezya Türk Büyükelçiliğini arayarak yardım isteyeceğim" deyince o afralı tafralı polisin afrası da tafrası da sona erdi. Beni polis merkezine götürdüler, orada da tutanak tutulmadı, Malezya polisi alenî bir şekilde kendi vatandaşını kolladı. Böyle adaletsizlik olmaz. Sonunda bana arkadan çarpan kişi bisikletin iki tekerini değiştirme masrafını ödedi ama yasal bir işlem yapılmadı.

Aradan üç gün geçti, yine yolda iken bir yerde durup yemek yedim, yürüyerek yan yol diyebileceğimiz yerden çıkıp ana yola geçmek üzereyken bir kamyonet bisikletimin arka tekerinin üzerinden geçti. Tabii ki arka teker kırıldı. Ben tekrar polis çağrılması için etraftaki insanlara ricada bulundum. Polis geldi ama yine kendi vatandaşını korudu ve hiç bir işlem yapılmadı.

 Malezya'da adalet yok arkadaşlar, eğer bir Malezya vatandaşı ile sorun yaşarsanız polis alenî bir şekilde Malezya vatandaşının tarafını tutuyor.

 Malezya, bisiklet kültürünün olmadığı bir ülke, yolların büyük bölümünde emniyet şeridi yok. Ayrıca görülecek çok fazla da bir şey yok. Gitmezseniz bir şey kaçırmış olmazsınız.

Filipinlerde ATM den para çekmek

  Kamboçya'dan Filipinler'e uçakla geçtim, Manila havaalanında indikten sonra bir ATM den kredi kartım ile para çekmeye çalıştım, ad...